Bilgisayar

Ekim Ayı İçerisinde Öne Çıkan 2 Hayatta Kalma Keşif Oyunu

 
Ekim ayı içerisinde birçok hayatta kalma keşif tipi oyun bizleri bekliyor. Bu listemizde birçok oyuna yer verdik.
 
– The Lord of the Rings: Return to Moria (24 Ekim: aksiyon, macera, hayatta kalma)
 
 
Free Range Games tarafından geliştirilen ve North Beach Games tarafından yayınlanacak olan aksiyon, macera, hayatta kalma oyunu The Lord of the Rings: Return to Moria, 24 Ekim tarihinde geliyor. Orta Dünya temasıyla bir arada karşımıza çıkmaya hazırlanan yeni Yüzüklerin Efendisi oyununda ikonik bir fantezi dünyası yer alıyor ve J.R.R. Tolkien tarafından ortaya çıkarılan bir dünya bizlere aktarılıyor. Oyun içerisinde hayatta kalma mekanikleri bulunuyor ve bu mekaniklerle birlikte tıpkı vakitte zanaatkarlık içeriği ile birlikte karşılaşabiliyor ve kendimize geniş bir hayatta kalma tecrübesine atıyoruz.
Yüzüklerin Efendisi serisi içerisinde yer alan Cüceler bu imal içerisinde temel olarak karşımıza çıkıyor. Oyunda cücelerin kendi bölgesi olan Misty Mountains bölgesinde yer alıyor ve burada efsanevi ana yurdumuz olan Moria’yı geri almak için geniş bir maceraya atılıyoruz.
 
Oyuncular oyun içerisinde yalnızca aksiyon ve macera ögeleri ile karşılaşmıyor birebir vakitte daha çok hayatta kalma ögeleriyle birlikte oyundaki yerini alabiliyor. Oyun içerisinde hayatta kalma ögelerin yer almasıyla bir arada elbette siz de biliyorsunuz ki etrafı keşfetmek ve etraftaki kaynakları toplamak epeyce önemli. Bu kaynaklarla bir arada zanaatkarlık mekaniği karşımıza çıkıyor, bu zanaatkarlık mekaniği yani craft mekaniği ile bir arada istediğimiz eşyayı üretebiliyor, yeni eşyaların sahibi olabiliyor, inşa edebiliyor ve devasa madenleri bu kapsamda keşfedebiliyoruz. Oyunda yeniden açığa çıkarabileceğimiz çeşitli sırlar bulunuyor ve farklı bölgelere gerçek ilerleyerek buralardaki sırları açığa çıkarabiliyor ve yeni ve gizemli hazinelerinin sahibi olabiliyoruz. Birebir vakitte buraları keşfederken de bir dizi düşmanlar ve tehlikeler de karşımıza çıkıyor. Oyun hem hayatta kalma hem de aksiyon dolu bir içeriği bizlere sunmaya hazırlanıyor.
 
 
Moria bölgesini tekrardan geriye almaya çalıştığımız imal içerisinde cücelerin ana yurdu hakikaten de tehlike altında bulunuyor. Oyuncular bu oyun içerisinde isterse çevrimiçi çok oyunculu bir biçimde oynayabiliyor ve iş birliği içerisinde de arkadaşlarının yanına çağırabiliyor. Elbette bu biçim oyunları arkadaşlarla birlikte oynamak epeyce keyifli bir tecrübesi kilidini açabiliyor. Oyunda yeniden farklı mağaralara ve yapılara yanlışsız ilerleyebiliyor, buralarda yer alan örümcekleri ve öteki düşmanları ortadan kaldırabiliyor ve tıpkı vakitte madenlerin içlerini keşfedebiliyoruz. Madenlerin içlerini keşfederken elbette duvarları yıkabiliyor, elimizdeki kazma ile bir arada duvarları ortadan kaldırabiliyor ve kendimize ilişkin yeni bir bölge inşa edebiliyoruz tıpkı vakitte kendi yolumuzu açabiliyoruz. Oyun içerisinde bir küme cücenin denetimini elinize alıyor ve kayıp hazineleri bulmak için de yolumuza devam ediyoruz.
 
Oyunda tıpkı vakitte cüret gerektiren bir dizi misyon de bizlere sunuluyor ve bu vazifeleri yaparak da elbette yeni hazinelerim ve kaynaklara kilidini açabiliyor. Bu ögelerin dışında elbette denetim ettiğimiz cüce kümesi ile bir arada farklı maceralara hakikat ilerliyor ve birebir vakitte hem yeni kaynaklara hem de yeni ekipmanlara sahip olmak için yer buluyoruz. Bu stil oyunlar içerisinde güçlü ekipmanlara sahip olmak hayli değer arz ediyor. Zira bu ekipmanlarla bir arada daha gülü pozisyona gelebiliyor ve açılmayan kısımları bu kapsamında açabiliyor ve tıpkı vakitte güçlü düşmanları ortadan kaldırabiliyoruz. Bunun dışında bu ekipmanları istediğimiz halde etraftan bulduğumuz kaynaklarla birlikte üretebiliyor ve onun ardından ise cüceleri kendi özelleştirmemiz sayesinde daha farklı bir formda oyuncuların karşına çıkarabiliyoruz. Oyun içerisinde isterseniz tek başınıza isterseniz de çevrimiçi olarak arkadaşlarınızla birlikte ilerleyebiliyor ve bu macerada yanınıza ortak alabiliyorsunuz.
 
 
The Lord of the Rings: Return to Moria içerisinde geliştirici grubun belirttiğine nazaran 3 farklı efsanevi dağ bulunuyor. Bu dağın içerisinde farklı gizemler yer alıyor ve bu gizemleri açığa çıkarmak için elbette daima kendimize hem de grubumuza bel bağlayabiliyoruz. Oyunda denetim ettiğimiz karakterle bir arada bu dağlara geçiş yapabiliyor, dağların derinliklere itmek için elimizdeki kazmaları ve öteki ekipmanları kullanabiliyor ve tıpkı vakitte nerede ne yapılması gerektiğini biz karar verebiliyoruz. Oyunda daha çok hafriyat ve inşaat ve mekanikleri ile bir arada karşılaşabiliyor ve birebir vakitte düşmanlarda ortadan kaldırarak onlardan çeşitli kaynaklar elde edebiliyoruz. Geliştirici takım bu oyun içerisinde daha çok gizem ve keşif ögelerine da kıymet vermiş durumda. Münasebetiyle oyun içerisinde bir yandan hayatta kalmaya çalışırken ve bir yandan inşa ederken başka taraftan ise etrafı keşfederek yeni ögelerle birlikte bizleri buluşturuyor. Münasebetiyle bu üslup oyunlarda sahiden de etrafı keşfetmek ve yeni ögelerle birlikte karşılaşmak hayli ehemmiyet arz ediyor. Zira bu keşif ögeleri oyuncuları oyuna çeken ve oyunu daha da oynattıran ayrıntılar ortasında yer alıyor. Elbette düz bir halde karşımıza çıksaydı ve oyunda hiçbir halde gelişim ayrıntısı bulunmasaydı bu usul oyunlar bir yerden sonra sıkabiliyor. Ancak bu tarz durumlar oyunu kurtaran unsurlar içerisinde bulunuyor.
Oyunda daha çok karanlık bir hava ve atmosfer bizlere sunuluyor. Gerek avcılık yapabileceğimiz gerekse toplayıcılık yapabileceğimiz yapım içerisinde istediğimiz duruma hazırlıklı olabiliyoruz. Oyun içerisinde hayatta kalma unsurları arasında karakterimizin uykusunu düzeni altına alabiliyor, aynı şekilde sıcaklığını koruyabiliyor ve yeme – içme durumlarına da göz atabiliyoruz. Klasik olarak hayatta kalma oyunlarında olduğu gibi bu oyunda da karakterimizi yaşatmak ve karakterimizi hayata tutmak temel amacımız olarak karşımıza çıkıyor ve bu karakter detaylarına da oldukça önem gösterilmiş durumda. Aynı zamanda oyun içerisinde dinamik bir ışıklandırma sistemleri bulunuyor ve bu dinamik ışıklandırma sistemleri ile beraber kendi yolumuzu aydınlatabiliyor ve aynı zamanda atmosferlere de bir bakış atabiliyoruz. Bunun dışında atmosferlerle beraber kendimize ait bir üs inşa edebiliyor ve bu üste kendimizi koruma altına alabiliyoruz. Bunun dışında oyunda kendi bölgemizi kendimiz belirleyebiliyor, büyük ölçekli binalar inşa edebiliyor ve yeni konumları açarak buraları temizleyebiliyoruz. Oyunda belli bir alan bulunuyor ve bu alanı istediğimiz şekilde yapılar inşa ediyor ve aynı zamanda bu alanı diğer düşmanlara karşı koruyabiliyoruz.
 
 
 
Cücelerin bulunduğu bu alan içerisinde çevreyi temizleyebiliyor ve çevreyi daha da genişletebiliyoruz. Elbette genişletmek için de elimizde farklı farklı araçların olması gerekiyor.
Oyunda aynı zamanda arka planda bir hikaye bulunuyor ve bu hikayeyi keşfetmek ve hikayeyi daha da açmak için elbette daha fazla ilerlemek gerekiyor aynı zamanda görevleri yaparak da bu hikaye içeriğini deneyimlemeye çalışıyoruz. Oyunda yapılabilecek oldukça fazla iş bulunuyor ve bu yapıyla elbette geniş bir içeriği bizlere sunmayı hedefliyor. Cücelerle beraber atıldığımız oyun içerisinde genel olarak toparlayacak olursak hayatta kalma unsurları, inşa etme unsurları, simülasyon ve keşif unsurları bizlere aktarılıyor ve unsurlarla beraber oyundaki yerimizi alabiliyoruz.
Orta Dünya temasını bizlere aktaran yapın beklenen oyunlar arasında yer alıyor ve 24 Ekim tarihinde biz oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Oyun ilk etapta Epic Games sayfasına özel olarak çıkış yapmayı bekliyor ve şu anda Epic Games sayfası üzerinde ön siparişlere açık durumda. Oyunun ön sipariş fiyatı ise 309 Türk lirası. Bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız bu oyuna bir göz atabilir ve bir şans verebilirsiniz aynı zamanda orta dünya hayranıysanız da elbette boyuna bir göz atmanızda fayda var.
– Tribe: Primitive Builder (12 Ekim: simülasyon, hayatta kalma, macera)

Space Boat Studios, Polyslash, Baked Games tarafından geliştirilen ve PlayWay tarafından yayınlanacak olan simülasyon, hayatta kalma, macera oyunu Tribe: Primitive Builder, 12 Ekim tarihinde çıkış yapmaya hazırlanıyor. Bir sürgün olarak yer alabileceğimiz yapım içerisinde tamamen simülasyon ve hayatta kalma unsurları ile beraber karşılaşıyor ve diğer hayatta kalma oyunlarında olduğu gibi yeni bir deneyime adım atıyoruz. Ancak bu oyun içerisinde daha çok ilkel çağlarda yer alan bir yapıyla beraber karşılaşıyor ve burada yer alan yapı gerçekten de oyuncuların ilgisini çekecek türden. Oyun içerisinde farklı bölgeler yer alıyor ve farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyor, istediğimiz şekilde etrafı keşfedebiliyor, göllerden ormanlara ve ilgi çekici bölgelere kadar çok çeşitli yerlere doğru adım atabiliyoruz. Oyunda bu yerlerde açığa çıkarabilecek çeşitli sırlar bulunuyor ve aynı zamanda etraftan çeşitli kaynaklar da toplayabiliyoruz.
Oyunda yerlilerin bulunduğu ve bu yerlilerin de yer yer vahşi olduğu gizemli bir adada yer alıyor ve bu adayı istediğim şekilde keşfedebiliyoruz. Oyunda göllerden asma köprülere ormanlardan çadır alanlarına kadar çok farklı bölgeler yer alıyor ve bu bölgeleri dilediğiniz gibi keşfedebiliyoruz. Elbette bir yandan etrafı keşfederken diğer yandan ise kaynakları toplayabiliyor ve bu kaynaklar bizim envanterimizde yer buluyor. Bu kaynakları siz de biliyorsunuz ki istediğiniz şekilde birleştirebiliyor, yeni araçlar ve nesneler oluşturabiliyor ve bu kaynaklar diğer tüm hayatta kalma oyunlarında olduğu gibi büyük önem arz ediyor. Zaten oyunun temelinde bu kaynaklar yer alıyor. Bu kaynakları istediğimiz gibi toplayabiliyor ve yeni kaynakların da sahibi oluyoruz ayrıca craft mekaniği sayesinde bu kaynakları birleştirebiliyoruz. Yeni kaynakları elde etmekle beraber farklı farklı araçların ve silahların kilidini açabiliyor ve bunları da kendi yararımıza kullanabiliyoruz. Örneğin bir ağacı kesmek için elimizde bir baltanın bulunması gerekiyor, bu baltayı da kendi de topladığımız kaynaklar aracılığıyla yapabiliyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde bu tarz kaynaklar oldukça önem arz ediyor ve bu kaynakları dilediğiniz gibi kullanabiliyorsunuz.

Açık dünyayı bizlere sunan oyun içerisinde elbette farklı sırlar bizlere aktarılıyor. Oyunda arka planda bir hikaye yer alıyor ve bu hikaye kapsamında bizlere çeşitli detaylar sunuluyor. Ancak bu tarz oyunlarda siz de biliyorsunuz ki hikaye biraz geri planda kalabiliyor ve bu tarz oyunlarda daha çok hayatta kalma unsurlarına ve bizlere sunulan çeşitliliğe bakıyoruz. Bu oyunları oynamak elbette güzel bir deneyim kapısını aralayabiliyor ancak oyundaki çeşitlilik ve mekaniklerin sağlamlığı gerçekten de çok önem arz ediyor. Bu oyun diğer hayatta kalma oyunlarına göre tek oyunculu bir yapıyı bünyesinde barındırıyor ve herhangi bir çevrimiçi unsuru bünyesinde bulundurmuyor. Dolayısıyla oyunda arkadaşlarınız çağırabileceğiniz veya diğer oyuncularla beraber hayatta kalma mücadelesine atılabileceğiniz bir yapı yer almıyor ve sadece tek oyunculu bir şekilde ilerleme kat edebiliyorsunuz. Oyunda tek oyunculu bir şekilde ilerleyerek gizemli bölgelere doğru adım atabiliyor, buralardaki yerlilerle beraber tanışabiliyor, onlarla etkileşime geçebiliyor ve diyaloglar arasında geçiş yapabiliyorsunuz. Keşfedilmemiş yerleri keşfedebileceğiniz yapımda tehlikeli bölgelere doğru adım atabiliyor ve adanın bilinmeyen kısımlarına doğru geçebiliyorsunuz. Oyunda daha çok kabile hayatı bizlere aktarılıyor ve buralarda yerli ada içerisinde çok çeşitli insanlar bulunuyor. Bunlarla beraber de elbette oyundaki durum hakkında bilgi sahibi olabiliyor ve hayatta kalmak için elimizden geleni yapmaya koyuluyoruz.
Diğer hayatta kalma oyunlarında olduğu gibi bu oyunda da inşa etmek oldukça önem arz ediyor. İnşa etme mekaniği elbette gelişmiş bir şekilde karşımıza çıkıyor ve bu inşa etme mekaniği içerisinde de çeşitli kaynakların sahip olmak durumunda kalıyoruz. Elbette bu yerde ihtiyacımız olan bir şey korumak için elimizde mevcut ve yeterli kaynakların olması gerekiyor ve bir yere kulübe kurmak için çeşitli parçaların envanterimizde bulunması lazım. Dolayısıyla oyunda sürekli olarak kendimizi kaynak toplarken bulabiliyor ve bu kaynakları birleştirerek de yeni yapılar oluşturabiliyoruz. Oyunda yüksek yerler inşa edebiliyor, kendimizi koruyacak alanlar yapabiliyor ve hızlı bir şekilde bu alanları oluşturabiliyoruz. Kendimize ait bir bölge inşa edebileceğiniz yapın içerisinde dünyadaki tehlikelere karşı kendimizi koruyabiliyor ve medeniyet için gerçekten de büyük bir adım atmaya çalışıyoruz. Oyunda öncelikle bir plan şeması oluşturabiliyor ve bu plan şeması sayesinde nasıl bir yapının ortaya çıkacağını önceden kestirebiliyoruz. Elbette bu şema öncelikle hangi kaynakları lazım olduğunu söylüyor ve şeffaf bir görüntü ile karşımıza çıkıyor. Şeffaf görüntü akabinde ise etraftan bulduğumuz kaynakları buraya yerleştirebiliyor ve bu planı elimizdeki kaynaklarla beraber bitirebiliyoruz. Dolayısıyla aşina olduğumuz bir mekanik olarak bu durum karşınıza çıkmaya hazırlanıyor diyebilirim.

Oyun içerisinde çevre unsurları oldukça önem arz ediyor ve bu çevre unsurlarını dilediğimiz gibi kendi lehimize ve avantajımıza kullanabiliyoruz. Eğer gereksinimleri tamamlayamazsak ve gereklilikler konusunda geri planda kalırsak elbette medeniyete çöküşüyle beraber karşılaşabiliyoruz. Dolayısıyla oyunda verdiğimiz kararlar da gidişata etki ediyor diyebiliriz ve böylece buradaki çöküşün temel amacı biz olabiliriz. Hal böyle  oyunda gerçekten de düzgün bir şekilde ilerlemeniz ve plan yapmamız gerekiyor. Oyunda yukarıda da bahsettiğim gibi kendimize ait bir bölge inşa edebiliyor ve bu inşa ettiğimiz bölgenin medeniyet konusunda gerçekten gelişmiş bir mekan olmasını sağlayabiliyoruz. Burada mekanlar geliştirdikçe ve yeni yapılar kurdukça daha fazla insanın buraya gelmesini sağlayabiliyor ve böylece kabile konusunda daha da büyüme gösterebiliyoruz. Diğer yandan kendi binalarımızı yükseltebiliyor ve bu kapsamda geliştirebiliyoruz. Aynı zamanda elde ettiğimiz malzemelerle beraber bu gelişimi sağlayabiliyoruz. Oyunda kabilemize istediğimiz şekilde barınak kurabiliyor, onları güvence altına alabiliyor, onlara farklı durumlarda yiyecekler sunabiliyor ve iş olanağı sağlayabiliyoruz. Dolayısıyla oyunda yer alan bu kabile içerisindeki karakterleri istediğimiz gibi kullanabiliyor ve onları burada yaşanabilir alan içerisinde tutabiliyoruz.
Oyunda adanın farklı farklı keşfedilmemiş noktaları bulunuyor. Bu noktalara ulaşmak için de elbette çeşitli yapılar ve içerikler inşa etmemiz gerekiyor. Çünkü adanın farklı yerlerine ulaşmak için farklı kaynaklar kullanmamız gerekiyor ve bu kaynakları bulmak için de oyunda bir müddet ilerlemek lazım. Ada yolculuğuna atılabileceğimiz oyunda farklı bölgelere doğru geçiş yapıyor ve böylece bu yapım bizlere ilgi çekici bir içeriği sunmak istiyor.

Simülasyon ve hayatta kalma unsurlarının bulunduğu yapım 12 Ekim tarihinde biz oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Oyun içerisinde yukarıda bahsettiğim gibi farklı farklı içerikler ve Craft mekaniği bulunuyor. klasik bir hayatta kalma deneyimi sunmaya hazırlanan oyunun şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve çıkış yaptığı gün oyundan haberdar olabilirsiniz. Oyunun aynı zamanda Türkçe dil desteği bulunuyor ve oyunu tamamen kendi yerel dilimizle beraber oynayabiliyorsunuz. Bunun dışında bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız bu oyunu bir göz atabilir ve bir şans verebilirsiniz. Oyun daha önce birçok simülasyon oyununu geliştiren ekiplerce bizlere sunulmayı bekliyor. Dolayısıyla simülasyon konusunda gerçekten de iyi işler başaran ekipler tarafından geliyor diyebiliriz.
 

Daha Fazla Göster

Benzer Paylaşımlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgini çekebilir diye düşündük :)
Kapalı
Başa dön tuşu