SAS’ın Vizyonuyla Türkiye Ekonomisinin Geleceği: Yapay Zeka ve Veri Analitiği

Dünyanın geleceği için kıymetli bir dönüm noktası olarak kabul edilen yapay zeka iktisadı devri; bankacılık, finans, e-ticaret, kamu, perakende üzere alanlarda faaliyet gösteren şirket ve kurumların muhtaçlıklarını kıymetli ölçüde şekillendiriyor. Yapılan araştırmalar datanın ve yapay zeka takviyeli uygulamaların bilhassa üretici yapay zeka ve güvenlikli yapay zeka üzere kavram ve teknolojilerin artık iş süreçlerinin ayrılmaz bir modülü haline geldiğini ve gelecekte de her alanda tesirini önemli bir oranda artıracağını ortaya koyuyor. Dünyada yapay zeka ve analitik başkanı olan SAS’ın uzmanları da Türkiye’nin dijitalleşme konusunda son yıllarda attığı kıymetli adımlar vasıtasıyla dalın gelişiminin devam edeceğini öngörüyor. Ekosistemde, pazarın gereksinimleri doğrultusunda her alanda yapay zekanın şekillendireceği dijital projelerin de artacağı varsayım ediliyor. 

SAS, sanayi fark etmeksizin sunduğu analitik tahlillerinde globalde liderlik pozisyonunu sürdürüyor. Yaklaşık 50 yıllık bir geçmişe sahip olan şirket, bu mühlet zarfında 125 binden fazla projede yer alarak geniş bir tecrübe birikimi ile bölümün gidişatına taraf veriyor. Bu tecrübe, SAS’ın müşterilerine sunulan tahlillerde bilgiye dayalı karar alma süreçlerini optimize etme konusunda üstün bir yetkinlik sağlamasını mümkün kılıyor. Global olarak tanınmış Fortune 100 sıralamasında yer alan firmaların %90’ına (son beş yılın ortalamasına göre) hizmet veren şirket, iş ortaklarıyla birlikte milletlerarası alanda geniş bir tesir alanını müdafaaya devam ediyor. Türkiye’deki mahallî iş ortakları ve milletlerarası danışmanlık firmalarıyla güçlü bir iş birliği ağı oluşturan SAS, müşterilerine daha kapsamlı ve tesirli tahliller sunmak için büyük bir özveriyle çalışıyor.

Türkiye’de 27 yıldır faaliyetini sürdüren SAS, büyüme trendini istikrarlı bir formda sürdürüyor. Türkiye pazarındaki güçlü pozisyonunu daha da sağlamlaştıran şirket finans, telekomünikasyon, perakende, üretim, holdingler ve kamu kurumlarına hizmet veriyor. Son üç yılda SAS’ın çalışan sayısında dikkate bedel bir artış yaşandığının vurgusunu yapan SAS Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Rasim Eğri, “Bu artış, şirketin büyüme potansiyelini ve iş gücündeki çeşitliliğini gösteriyor. SAS olarak teknoloji çağında yenilik ve gelişimdeki önderliğimizi sürdürmek için önemli bir kaynak transferi yapıyoruz. Bu, SAS’ın teknolojik öncülüğünü sürdürmesine ve müşterilerine en son teknolojik gelişmeleri sunmasına imkan tanıyor” diyor.

SAS olarak yapay zeka ve bilgi analitiği alanındaki çalışmalarını daha da ileriye taşımayı hedeflediklerini belirten Rasim Eğri, “2023 yılında finans, üretim ve kamu üzere kesimlerde yapay zeka ve bilgi biliminin yaygın olarak kullanıldığını gözlemledik. Genel bir kıymetlendirme yapmamız gerektiğinde bilhassa yenilenebilir güç, sıhhat hizmetleri ve dijital ikizler üzere alanlara yönelim olduğunu söyleyebiliriz. Dijital ikizler, tedarik zincirlerinin uygunlaştırılması ve doğal afetlerin neden olduğu kesintilerin azaltılmasında kıymetli bir rol oynadı. Gerçek dünya senaryolarının simüle edilmesi, kuruluşların iklim değişikliği ve doğal afetlerden kaynaklanan kesintilere süratli bir halde cevap vermesine imkan sağladı. Muteber yapay zeka, yapay zeka sistemlerindeki önyargıların ele alınması ve azaltılması gerekliliği daha da ön plana çıktı. Ayrıyeten, çevresel, toplumsal ve yönetişim (ESG) teşebbüslerinin kıymeti daha anlaşıldı” diyor.

2024 yılına ait öngörülerini de paylaşan Eğri, “2024’te ise sentetik bilgi üretimi, bilhassa gerçek data toplamanın zorlukları ve yavaşlığı göz önüne alındığında, daha hakikat analitik modeller oluşturabilmek için kıymetli bir alan olarak öne çıkacak. Sıhhat bölümünde tıbbi araştırmacılar için sentetik tıbbi imajların oluşturulması üzere uygulamalarda büyük potansiyel bulunduruyor. Finans dünyasında ise sahtekarlık tespiti ve kredi değerlendirmeleri üzere alanlarda sentetik data üretimi umut vaat ediyor. Sentetik data üretiminin bilhassa ömür bilimlerinde ilaç keşfini hızlandıracağını öngörüyoruz. Bu bağlamda, sentetik bilgi üretiminin çeşitli kesimlerde kıymetli bir analitik araç olarak kullanılmasını bekliyoruz. Geleceğe fakat artan dijital bilginin güvenilirliği ve karar verme süreçlerinde kullanılan teknolojilerin algoritmalarının şeffaflığı ve açıklanabilirliğiyle adapte olunabilir. Yeni teknolojilerin yaygınlaşmasıyla birlikte, biz beşerler olarak bu teknolojilerin tesirlerini anlamak ve üzerimize düşen sorumluluğu taşımakla yükümlüyüz. Teknolojilerin yalnızca gündemde yahut trend olduğu için değil, sahiden şuurlu ve şeffaf bir biçimde, sorumlulukla kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Yeni teknolojilerin karmaşık hale gelmesine karşın, kullanımlarının kolaylaştığını gözlemliyoruz. Bu kullanım kolaylığı, vakit kazandırırken yanlışlı kararlar vermeye de neden olabilir. Bu nedenle, odaklanılan teknoloji alanlarında uzmanlaşmış şahısların, teknolojinin yanlışsız işleri yanlışsız biçimde öğrenip öğrenmediğini denetim etmesi ve gerektiğinde müdahale ederek teknolojinin gerçek iş yapmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alması gerektiğine inanıyoruz” diyor.

Hem özel dalda hem de kamuda bilgiye dayalı kararların alındığı, ispata dair siyasetlerin oluşturulduğu ve anlaşıldığı bir periyoda girildiğinin altını çizen Eğri, “SAS olarak ana stratejimizde, iş süreçlerine daha süratli ve gerçek kararları entegre etmeye odaklanıyoruz. Süratli ve yanlışsız karar vermenin ehemmiyeti her geçen gün artıyor ve gerçek vakitli bilgi kullanımıyla yapılan aksiyonlar, senaryo tahlilleri ve simülasyonlar, karar vericilere büyük avantajlar sağlıyor. SAS olarak karar verme süreçlerine odaklanarak, bu süreçleri yeni teknolojilerle tekrar tasarlıyoruz. Teknolojiyi günlük hayatta kullandığımız doğal bağlantı yollarıyla entegre ederek, karar vericilerin en karmaşık teknolojileri bile rahatlıkla kullanabilmesini sağlıyoruz. Kamu bölümünde SAS’ın öncülük ettiği projelerin sayısı data analitiği ve yapay zeka uygulamalarının kullanımının yaygınlaşmasıyla artarken bu alanın kapsamı daha da genişliyor. SAS, kamu kurumlarıyla yaptığı iş birlikleriyle kurumun bilgi havuzunu tahlil ederek, faaliyetlerini daha verimli hale getirmesine yardımcı oluyor.” diyor. 

SAS Türkiye, tüm bölümlerde üç temel maksat üzerine odaklanan faal bir takviye stratejisi izliyor. Bu stratejiden birincisi hem kamu hem de özel dalda data odaklı dijital dönüşümün liderliğini üstlenmek, şirket ve kurumlara bilgi analitiği ve yapay zeka mevzularında rehberlik etmek. Bir öbür nokta ise çalışanların dijital hünerlerini geliştirmek. Ayrıyeten, SAS, Türkiye’deki iş ortağı ekosistemi aracılığıyla Türk mühendisleri ve bilgi bilimcilerin analitik çalışmalarını memleketler arası alanda tanıtarak ülke genelinde bir ihracat potansiyeli oluşturmayı ve lokal data bilimi yetkinlik geliştirme merkeziyle meslekleri daha da güçlendirmeyi hedefliyor. SAS Türkiye bu temel maksatları bir adım öteye taşıyarak Türkiye’deki bilgi bilimciler, data analistleri ile Ar-Ge çalışmaları yaparak, örnek oluşturacak analitik projeleri oluşturmayı amaçlıyor. 

SAS, geçmişte olduğu üzere 2024’te de Türkiye’deki dijital dönüşüm sürecinde öncü bir rol oynamayı hedefliyor. Şirket, yapay zeka, makine tahsili, bilgi analitiği, dijital ikizler ve IoT üzere teknolojileri kullanarak dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırmayı amaçlıyor. Bu kapsamda, şirketlerin bilgilerini tahlil ederek daha güzel kararlar almalarına ve müşteri tecrübesini düzgünleştirmeye yönelik tahliller de sunarak şirketlere takviye olmaya devam edecek. 

SAS Türkiye’nin 2024 amaçlarından biri, Türkiye’deki şirketlerin yapay zeka ve makine tahsili teknolojilerini kullanmalarını teşvik etmek. Bu doğrultuda, şirketlere yapay zeka ve makine tahsili bahislerinde eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunacak. Bilhassa sıhhat alanında ve hayat bilimlerinde yapay zeka takviyeli çalışmaların öncülüğünü yapacak olan SAS, finans dalında data odaklı dijital dönüşümü desteklemeye odaklanırken, kamu bölümünde data odaklı dijital dönüşüme güç vermeye devam edecek.