Razer bundan yaklaşık iki yıl evvel Razer Kishi ile cep telefonlarında daha rahat oyun oynamayı sağlayan taşınabilir kontrolcüsünü tanıtmıştı. Kishi her ne kadar devrine nazaran hoş bir aygıt olsa da birtakım eksikleri mevcuttu. Örneğin elastik köprüsü çok sağlam tutunamıyordu; büyük telefonlar, bilhassa de kamera çıkıntıları olanlar Kishi’ye sığmayabiliyordu. Tekrar de buna karşın deneme talihi elde ettiğim için rahatça söyleyebiliyorum ki kullanımı kolay ve tesirli bir kontrolcüydü.
Razer, Kishi V2 ile neredeyse her taraftan birincisinin üzerine çıkan ve bugüne kadar gördüğüm en kullanışlı taşınabilir kontrolcülerden birine imza atmış. V1’in katlanabilir dizaynından vazgeçen V2 (elastik köprü yerine sert köprü kullanılmış) kompaktlıktan taviz vermesine karşın başka özellikleriyle çok üst düzey bir denetimci olmuş. Örneğin artık membran düğmeler yerine mikro-switchler var ve bu da hem kaliteyi, hem basış hissini çok arttırmış. Neredeyse 18 santime kadar açılabilen köprüsüyle çok büyük telefonları bile rahatça kullanabilmek de kıymetli bir avantaj.
Kapalı halde bile Xbox Series kontrolcüsünden daha geniş
Aslında V2’nin tasarımı iPhone için evvelce satışa sunulmuş olan Backbone One’a bir oldukça benziyor. Razer mühendislerinin ‘daha düzgüne nasıl ulaşırız?” sorusunun karşılığı için rakiplerini düzgün tahlil ettiği muhakkak. Lakin bu kayan köprü tasarımı alışılmış ki V2’nin V1’e nazaran daha fazla yer kaplamasına neden olmuş: V2 kapalı halde 18 santim civarı bir genişliğe sahip.
Kishi’ler Xbox kontrolcülerine benzeyen asimetrik tasarım kullanıyor. Yani sol analog kol üstte, sağ analog kol altta kalacak halde. Sağ ve sol tarafta tetik ve omuz düğmelerine ek olarak birer tane de programlanabilir düğme var. Sağ tarafa bir de Razer Nexus düğmesi eklenmiş ki telefonunuza Nexus kurduğunuz vakit V2 kimi yeni özelliklere de sahip oluyor, bunlardan biri de ekstra düğmeleri programlayabilme özelliği. Sağ tarafta tekrar USB-C portu var, bu sayede oyun oynarken telefonunuzu şarj etmeniz de mümkün.
V1 ile V2 ortasında analog kollar bakımından da fark var: V2’de kullanılan kollar daha küçük. Boyut olarak joy-con kollarına daha çok benziyorlar. Ben bundan rahatsız olmadım, bilakis öteki düğmelerin büyüklükleriyle kolların büyüklüğü bana çok orantılı geldi ve rahat hissettirdi.
Şimdi işin teknik kısmını bir kenara bırakalım. Razer Kishi V2, telefonumu gerçek bir oyun makinesini dönüştürdü ve açıkçası sıfır gecikmeli performansına hayran kaldım. Tüm düğmelerde micro-switch kullanılması dokunsal geri bildirimi üst düzeye çıkarmış durumda. Birinci olarak natürel ki Diablo Immortal’la bir test yapayım dedim. Immortal’ı aslında dokunmatik ekran üzerinden oynamak çok kolay bildiğiniz üzere, lakin işin içine denetimci girince de hiç kötü olmadı. Kötü olmadı diyorum, zira ekrandan oynamaya alıştığım için kontrolcüden istediğim performansı alamadım, palavra yok. Bunda Diablo Immortal’ın büsbütün mobilde rahat oynanmak üzere tasarlanmış olmasının da tesiri var doğal.
O vakit dedim bu aygıtı gamepad ile oynamayı sevdiğim oyunlarla deneyeyim. Steam Link üzerinden kütüphanemden birkaç PC oyunu seçtim öncelikle. Telefonum bir anda taşınabilir el konsoluna, hatta abartı üzere olmasın lakin Steam Deck’e dönüşüverdi. Uygun bir mesken içi temas ve Kishi V2 sayesinde sahiden de son derece güçlü bir PC el konsoluna sahip olmuş oluyorsunuz. Denediğim hiçbir oyunda en ufak bir zorluk yaşamadım, gerçek bilgisayarda gamepad ile oynamaktan farksız bir tecrübe yaşattığı Kishi V2.
Bilgisayarda gamepadle oyun oynamaktan farksız bir performansı var
Ama ben bununla da yetinmedim ve bu sefer de Steam Link üzerinden Switch emülasyonuyla Mario Odyssey denedim. Aygıt bir anda Steam Deck’ten Switch’e dönüşüverdi. Ayaklarımızı uzatıp cep telefonunda gecikmesiz, son derece akıcı denetimlerle Mario Odyssey oynamak sahiden üstün bir deneyimdi. Hele ki benim üzere Switch’i olmayanlar için bu kontrolcüyle bir anda el konsolu formunda Switch rahatlığı yaşamaya başlayabiliyorsunuz, oradan da bir artı puan yazalım.
Kishi V2 artık masamın üzerinde, öteki gamepadlerimin yanında duruyor, yani etkin olarak kullanıyorum. PC’de başladığım bir oyuna bazen gidip salonda yayılarak cep telefonundan devam ediyorum, balkonda otururken oyun oynayabiliyorum. Yani deneyip bir kenara bıraktığım bir aksesuar olmadı Kishi V2. Bunun GeForce Now’ı var, Netflix üzerinden oynanan oyunları var, var da var. Ekrana dokunarak oyun oynamanın, ekrandaki görünür alanı hayli azalttığını düşünenlerdenim. Hasebiyle bu usul bir tahlil taşınabilir aygıtta oyun oynamak için çok daha tesirli ve eğlenceli.
Şimdi alışılmış ki “bu hoşluk kaç para?” diye düşünüyorsunuz. Evet, muhakkak ucuz değil, kendi sitesinde perakende satış fiyatı 120€. Şayet sizin için alıp getirecek biri yoksa kargosuydu, vergisiydi derken 2500 liralık bir aygıt kelam konusu.
Ama işte bu noktada da şöyle düşünmek lazım. Bugün bir Series 9 denetimcinin ne kadar olduğuna baktınız mı? 1600 liradan başlıyor. DualSense? 1800 liradan başlıyor. Maalesef artık ülkemizde durum bu, denetimci fiyatları esasen çok yüksek. Dahası, Kishi V2 istiyorsanız bir oyuncusunuz demektir ve bu da elinizdeki oyuncu telefonuna muhtemelen 20 bin liranın üzerinde para vermiş olduğunuz manasına geliyor. Bu türlü düşünürsek Kishi V2 de bir lüks eşyası olmasına karşın fiyatı oyuncu telefonları ve denetimcilerin fiyatlarıyla çok da zıt düşmüyor bence. Taşınabilir oyun keyfinizi çıkardığı düzey düşünülürse, şayet telefonunuz öncelikli oyun oynama aracınızsa ve/veya benim üzere Steam kütüphanenizi cebinizde taşırken bir denetimcinin rahatlığıyla oyun oynamak istiyorsanız Kishi V2 muhakkak çok uygun bir yatırım.
Cihazla ilgili aklınıza takılan sorular olursa sormaktan çekinmeyin.
